ÇONKAR, NATO’NUN NORVEÇ’TEKİ TATBİKANTINDA YAŞANAN SKANDALI ANADOLU AJANSINA DEĞERLENDİRDİ
NATO-PA Türk Delegasyonu Başkanı Çonkar, “Tatbikat skandalını Anadolu Ajansı’ndan Gülsüm İNCEKAYA’ya değerlendirdi.
‘’NATO’da yaşanan bir sabotajdır’’
NATO Parlamenter Asamblesi Türk Delegasyonu Başkanı Ahmet Berat Çonkar, NATO’nun Norveç’te düzenlediği tatbikatta Atatürk’ün fotoğrafının, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da isminin ‘düşman taraf’ olarak gösterilmesinin bir skandal olduğunu belirterek, “NATO içerisine sızan Türkiye ve Türk hükümeti karşıtı kötü niyetli bazı unsurların düzenlediği bir sabotajdır” dedi.
AK Parti İstanbul Milletvekili ve NATO-PA Türk Delegasyonu Başkanı Ahmet Berat Çonkar, Trident Javelin adlı NATO tatbikatında yaşanan skandalın ardından, Türkiye NATO ilişkilerini, Türkiye’nin NATO’dan çıkacağına dair söylemleri, NATO üst düzey yetkilisinin özür beyanını ve bundan sonra atılacak adımları AA muhabirine değerlendirdi.
Skandalın düşündürücü olduğunu belirten Çonkar, ‘’NATO gibi işleyiş prosedürleri hassas biçimde detaylandırılmış olan bir kurumda bu tarz bir boşlukların olması olağan bir durum değildir. Çünkü askeri disiplin içinde prosedürler net bir şekilde tanımlanmıştır. Bu Açıdan bakıldığında NATO’nun yapısına uygun olmayan bir hadise olarak okumak lazım.’’ diye konuştu.
Çonkar, olayı, NATO içerisine sızan Türkiye ve Türk hükümeti karşıtı kötü niyetli bazı unsurların düzenlediği bir sabotaj olarak niteledi.
Türkiye karşıtı unsurların içeriden aldıkları desteklerle bu eyleme kalkıştıklarını öne süren Çonkar şöyle konuştu: “Türkiye’nin son dönemlerde haklı olarak NATO içerisindeki bazı müttefiklerini, açık ve net bir şekilde eleştirdiği konular var. Müttefiklik hukuku çerçevesinde bu eleştirilerden ders çıkartılıp tedbirlerin alınması önem arz ediyor. Fakat haklı eleştirilerimizi hazmedemeyip Türkiye’yi psikolojik bir baskıyla yıldırarak eleştirel tutumundan taviz vermesini bekleyen bazı müttefiklerin, son dönemde böyle bir gayret ve çaba içerisine girmiş olduğunu düşünüyorum.’’
“Keskin reaksiyon Türkiye’ye yakışmaz”
Çonkar, bazı ülkelerin haksız oldukları için, müttefiklik hukuku açısından açıkça cevap veremediklerini ve Türkiye’yi bel altı vuruş yöntemleriyle hizaya getirmeye çalıştıklarını söyledi.
Bazı siyasi partilerin ve analistlerin ‘’Türkiye NATO’dan çıksın’’ gibi söylemlerini eleştiren Çonkar, “Türkiye ile NATO ittifakı bu tür hadiselerden sonra sona erecek” tarzında bir konuşma, tartışma çok doğru değil. Marjinal grupların ve çıkar çevrelerinin büyük ihtimalle sabotaj olarak planlayıp uyguladığı bu tarz hadiseler üzerinden keskin reaksiyonlar vermek, Türkiye gibi büyük bir devlete yakışmaz. 65 yıldır içinde bulunduğumuz bu yapıyı Türkiye çok iyi biliyor. Burada Türkiye’nin menfaatleri nedir, eğer varsa zarar gördüğü tehdit içeren tutumlar, düzeltilmesi gereken hususlar nelerdir, bunları alt alta koyar. Türkiye, devlet aklıyla bu konuda gerekli analizleri yapar. Ve buna göre bir hareket planı benimser.” değerlendirmesinde bulundu.
“Türkiye, NATO içerisinde öncü rol oynayabilir”
NATO içerisinde son dönemlerde yaşanan sapmaların, yanlışların asıl tartışılması gereken konu olduğunu vurgulayan Çonkar, sadece Türkiye’nin değil, birçok müttefikin benzer sorunlar yaşadığını belirtti.
Çonkar, pek çok ülkenin NATO’nun yeniden yapılanmasıyla alakalı görüşleri olduğuna değinerek şöyle konuştu: “Bu çerçevede Türkiye de kendi jeopolitiğini, uluslararası ilişkilerini, güvenlik politikalarını önceleyerek NATO içerisinde bir pozisyonun lideri olabilir, bir görüşün savunucusu olabilir. Ve müttefiklerini bu konuda şekillendirebilir, yönlendirebilir. Onların bazı yanlış yollara sapmasını ve kendi güvenlikleri ile birlikte bölgesel ve küresel güvenliği de tehdit altına atmasını engelleyebilir. Kanaatimce bu şekilde bir yol haritası Türkiye açısından çok daha sağlıklı ve güvenli olur.”
Türkiye’nin güvenliği açısından, NATO içerisinden gelişebilecek bir sorunla karşılaştığında milli kapasitesini kullanabileceğinin altını çizen Çonkar, Ankara’nın diğer ülkelerle de işbirliğini geliştirerek, ileride NATO içerisinde belirebilecek potansiyel bir sıkıntıya karşı milli savunma tedbirlerini de alması gerektiğini vurguladı.
Çonkar, bazı müttefiklerin Türkiye’ye karşı tutumlarının milli güvenliğe tehdit oluşturabilecek unsurlar içerdiğine dikkati çekerek, “Elbette ki NATO şemsiyesi altında olmamız, bir takım NATO değerlerinden sapmış olan ülkelerin ülkemize yönelik oluşturabilecekleri sıkıntıları, tehditleri görmezden gelmemize sebep olmamalı. Aynı zamanda daha geniş bir perspektifle, güvenlik ve savunma konseptimizi işbirliği yapabileceğimiz, ilişki kurabileceğimiz Türkiye’ye dostça yaklaşan diğer ülkelerle de eşzamanlı olarak geliştirmeliyiz. Alternatif angajmanları çeşitlendirerek güvenlik riskini minimize eden bir yapı ve yol benimsiyorum ve bunu tavsiye ediyorum.” görüşünü savundu.
“Özür dilenmesi önemli”
Ahmet Berat Çonkar, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in defaatle Türkiye’den özür dilemesinin çok önemli olduğuna vurgu yaparak, Norveç’te yaşanan hadisenin NATO’nun güvenilirliğini, inandırıcılığını ve caydırıcılık kapasitesini tehlikeye attığını söyledi.
NATO’da ‘müttefik dayanışması’ kavramının en önemli güvenlik unsuru olduğunu hatırlatan Çonkar, “Eğer bu unsur çökerse diğer devletler açısından da NATO’nun güvenilirliği, inandırıcılığı ve caydırıcılığı ortadan kalkar. Bu açıdan NATO kendi bütünlüğü ve varlığı açısından da bu tür yıkıcı eylemlere karşı tetikte olmalı, sorumluları hesaba çekip cezalandırabilmelidir.” ifadelerini kullandı.
Çonkar, bölgesel ve Avrupa-Atlantik güvenliği açısından Türkiye’nin bugüne kadar NATO’ya vermiş olduğu katkıların paha biçilemez olduğunu anlattı.
Soğuk Savaş döneminde ve sonrasında Türkiye’nin bölgesinde istikrar sağlayıcı bir rol oynadığına değinen Çonkar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gerek soğuk savaş döneminde, gerek soğuk savaş sonrası Sovyet komünist bloğun çökmesi sürecinde Türkiye’nin ciddi anlamda istikrar sağlayıcı rolü olmuştur. Türkiye’ye karşı olumsuz tutumu olan bazı liderler, parlamenterler ve uzmanlar dahi Türkiye gerçeğini görmektedirler. Türkiye’nin vazgeçilmez önemini, stratejik jeopolitiğini her zaman takdir etmektedirler. Bu açıdan da bakıldığı zaman Türkiye’nin NATO içerisinde hataları, yanlışları ve eksikleri düzeltici ilkeli bir politikayla devam etmesinin yararına olduğu kanaatindeyim. Türkiye’ye ve diğer müttefiklerine ilişkin politikalarında hata yapan devletlerin de NATO’nun ortak değerlerine yönelerek, yanlışlarından dersler çıkararak daha olumlu politikalara yönelmeleri gerektiğini düşünüyorum. NATO için tek çıkış yolu ve doğru yol budur.”